27 Şubat 2017 Pazartesi

4 Yaş Oyunları Devam..

Merhaba,
Uzun bir aradan sonra son etkinliklerimizi bekleyenler için çok lafı dolandırmadan paylaşıyorum. Zira çok fazla şey birikmiş ve başka konular başka yazıya kalsın =)

Televizyonculuk: Basit bir hava durumu oyuncağı yapmaya çalıştık ayakkabı kutusundan, çeşitli hava durumlarını çizdik ve işler büyüdü, televizyoncu olduk =) Karton foto çerçevesi de çok yaradı işimize..





Yumurta Kabuğu Boyama-Fotoğraf Çerçevesi: Okuldan tavsiye etkinliğimiz sayesinde bir sürü yumurta biriktirip boyadık, küçük kırıklara ayırıp fotoğraf çerçevesi yaptık.


Gece-Gündüz Nasıl Oluşur: Gerekli malzemeler ışık/fener/mum (herhangi biri yeterli) ve eğer varsa dünya küresi yoksa yuvarlak bir obje. 

Meyveler Taze Taze Dikildi-Manavcılık: 

Yeşil mercimek ve mısır ile çiftlikçiliğe yeni bir soluk:)


Bebek Yıkıyoruz:)
Meraklı Minik Penguen Sayısından Sonra halimiz (Hayaller başkaydı ama gerçekler bunlar oldu, ama bayıldı =)

Deney: Buz sıcak suda mı daha çabuk erir, soğuk suda mı?

Pastanecilik (Kağıttan para yapıp bi'şeycilik oynamak):


Kartondan Çamaşır Makinesi (Premses Programı da var=) ve Çamaşırcılık Oyunları


Matematikli Oyunlar: Bu oyunu çok sevdi, matematikten çok, kağıttaki renklerin aynısını yapmaya bayıldı.

Kutup Duyusalı: Daha önceden pamukla yaptığımız bu duyusal gerçek karla paha biçilmez oldu, karları da gidip küredik kendimiz, iş oldu güzel oldu =)


Kağıttan Bebek: İki kağıt alınır, biri ikiye bölünür, 1 tam bir yarım kağıt istenildiği gibi boyanır (ya da elişi kağıdı kullanılır) sonra yelpaze haline getirilir. Geri kalan görünüyor, çok şirin oldu, internette gördük, yaptık, eğlendik =)


Gıda Boyalarıyla renk karışımı deneyleri: Saatlerce oynayabilir, oynanabilir, sonra da meşhur marul oyama denedik ama gıda boyalarımız kalitesizdi sanırım, çok olmadı =)


İp Baskısı: Biz küçükken okulda çok yapardık. Kağıt ikiye katlanır, ip boyanır, bastırılır iki kağıt arasına ve hoop çekilir ve şaheserler hazırrrr =)

Seramikçilik: Oyun grubumuz, seramiğe merak saran arkadaşım sayesinde miniklerin seramik atölyesine dönüştü =) Şimdilik bir saksı yapmayı başardık, pişmesini bekliyoruz =)

8 Aralık 2016 Perşembe

4 Yaş Oyunları

Bu ay neler yaptık, nelerle eyleştik şöyle bir özetleyeceğim.

Müzikale Gittik: Devlet Opera ve Balesi'nin çocuklar için hazırladığı Kalp Korosu isimli oyuna gittik. 4 Yaş için oyunu anlama kısmı biraz zor olabilir, ama renkli, müzikli ve 1 perdelik güzel bir sahne etkinliği idi. Ve en güzeli oyuncuların hepsi çocuktu =)

Doktorculuk oyununa başka bir soluk: Bu oyunda en yaratıcı olayımız "hastalık kitabı" oldu =)


Hastalık kitabının içine de bildiğimiz hastalıkların resmini çizdik. Böylelikle doktorumuz =) bunlara bakıp, hastanın hastalığını söyleyebiliyor =)



Ponylerin Kurdele Dükkanı ve Alışveriş Oyunları (tabi ki tane hesabı=) Bu oyun için hazırda bulunan annemin diktiği kurdeleleri kullandık. Siz kağıttan da yapıp kesebilirsiniz (bir sürü iş çıkar ve kesme becerileri de gelişir) Ve yine minnacık bir kurdele kataloğu yaptık. Böyle ayrıntılar oyunlara enerji çocuklara da neşe katıyor =) Katoloğun içine de kurdelelerin resmini çizdik. Bir sürü çizim kesim. Bu arada bu sıralar evde en çok kullandığımız malzemeler: zımba ve makas (dikkatli olmak şartıyla)

Ev golfu (ya da ev hokeyi artık her neydiyse): Orta büyüklükte bir kutu alınır ve kale yapılır. Evdeki toplar spatulayla kaleye gönderilmeye çalışılır. Bu heyecanlı oyunu fotolayamadım =)

Trafik İşaretleri Çalışıyoruz: Asya okula giderken tabelaları ve trafik işaretlerini fark edip sormaya başladı. Biz de hemen bildiklerimizi kağıda çizip, kesip, kürdanlı parti süslerinin üstüne zımbaladık. yollar yaptık ve bu işaretlerin anlamını konuşup uymaya çalıştık.

Pelerinli Periler Kampta Oyunu: Bu tarz oyunlarımızdan bahsetmemin sebebi sizin de oyun arayıp bulamadığınızda esinlenebilmeniz. Zira ben de bir sürü anneden esinleniyorum. Biz Kampçılık oynarken olay buralara evrildi. Evin her yerine ip gerip çamaşır mı yıkamadık, olaylar geliştikçe gelişti =) Siz çocuğunuzun sevdiği şeyleri katarak bu hayali oyunları geliştirebilirsiniz.
Ayın notu: Biz bu ay bolca yabancı kavramını konuşuyoruz. Yabancı kimdir, bedenimize yabancı kimdir, iç çamaşırı kuralı nedir... İlgili yazımı da bloga ekledim merak edenler için. 10lu sayıları, harfleri de konuşuyoruz. Bol bol beyin fırtınalı sorular tartışıyoruz, ve sonrasında o da sormaya başlıyor, işte o kısım çok eğlenceli oluyor: Bulutlar olmasaydı ne olurdu, güneş gelmeseydi ne yapardık, 2 parmağımız olsaydı ne olurdu, gibi... Ayrıca çizgi filmlerden dolayı konusu olduğu için "ölüm" kavramını da konuştuk biraz. Ama bu konu hakkında ayrı bir yazı hazırlayacağım. Sağlıcakla...

7 Aralık 2016 Çarşamba

Çocukların Yabancılarla İletişimi ve Güvenlik Bilinci Üzerine..

Gündemde istismar yasaları varken ve ben halihazırda bu konuda bir seminer hazırlamışken bir yazı da hazırlayayım dedim. Çocuklarımız ile ilgili bir sürü konuyu etraflıca düşünmemiz gerekiyor, onların yabancılarla iletişimi ve güvenlik bilinci de etraflıca düşünmemiz ve çocuklarımızla çok küçük yaşlardan itibaren konuşmamız gereken bir konu! Ama hem sakince hem de çocuklarımızı korkutmadan bu tür konuşmalar yapmalıyız. Çocuklarımızı her şeyden koruyamayabilir, ama konuşup acil durumlar için plan yaparak önlem alabilir, tedbirli olabiliriz. Devamı için tıklayınız...

18 Kasım 2016 Cuma

Leylekler Bebek Getirir mi? Anne ben nasıl oldum?

Eveeet..Başlıktan da anlaşılacağı üzere konumuz cinsellik ve bebeğin oluşumu. Biz bu soruya nasıl geldik? Bu hafta "Leylekler" filmine gittik Asya'yla. Filmde fantastik olarak bebekleri leyleklerin getirdiği konu edilmiş. Tabi ki sohbet konumuz "aslında böyle olmadığına" geldi ve film sonrasında epeyce bu konudan konuştuk. Asya daha küçükken aşağıdaki kitabı almıştım.  Kitap 2 yaş sonrasında hitap ediyordu. Bize yetmişti. "Anneler ve babalar bazen yalnız kalırlar, işte o zamanlarda eğer bebek yapmak isterlerse birbirlerine sarılırlar ve bebek anne karnında büyümeye başlar" özetiyle idare etmiştik.
Aşağıdaki kitapta anne-babalar için rehber içeriği de mevcut. Piyasada başka kitaplar da var. İnceleyip seçebilirsiniz.


Kızım 4 yaşını bitirdiğine ve hazır leylekler filmini de yeni izlediğimize göre bence çok önce aldığım "cinsel bilgiler" kitabını okuma zamanı gelmişti!


Bu kitaplar bir seri 7-9 yaş ve 10-13 yaş için ayrı iki kitap daha var. Çocuklarla beraber okunabilecek harika kitaplar bence. Her yerde bulunmuyor ama internetten ulaşabilirsiniz. Ulaşamayacaklar için kısa bir özet yapalım bu konuları nasıl konuşabiliriz üzerinden:
(Bu bloğu okuyan anne-babaların cinsel konularda "ayıp" ve "günah"la yaklaşmadıklarını varsayıyorum).
Öncelikle diyebiliriz ki her çocuk farklı algıya farklı bilgilere sahiptir. 
*Eğer çocuğunuz henüz bu konularda soru sormuyorsa da net ve yaşa uygun bilgilendirmeler yapabilirsiniz. 
*Örneğin ilk başta hayvanların ve insanların üremeleri ile ilgili konuşabilirsiniz! Kimler yumurtlar, kimler doğum yaparlar. Bunlarla ilgili güzel kitaplar da var!
*4 yaşa kadar biz "anneyle baba birbirlerini severler, bazen de yalnız kalıp sarılmak isterler, böyle zamanlar da eğer isterlerse bebek yapabilirler dedik. Net ve uygun olduğunu düşünüyorum. 
*4 yaştan sonra cinsel organların doğru isimlerini söyleyerek konuyu biraz açabilirsiniz. Gelen sorulara göre bu konuyu daha çok veya daha az konuşabilirsiniz. 
*Sağlıklı cinsel gelişim için, çocukların anne babalarının ara sıra birbirlerine sarıldıklarını görmeleri önemlidir.
*Cinsel bilgiler kitabında doğumun nasıl olduğundan da bahsediyor. 4 yaş sonrası bu konuya da bir açıklık getirebilirsiniz. Bebeğin anne karnında nasıl beslendiğini dinlemek çok ilgi çekici olabiliyor onlar için. 
*Özel bölgelerimizin yerlerini göstererek ve isimlerini söyleyrek, mahremiyet konusunu konuşmanız da önemli! Banyo sırasında anne-babanın yıkamak için bu bölgelere dokunabileceğini, doktorların gerektiğinde dokunabileceğini, bunun dışında herkesin özel bölgelerimizin yabancısı olduğunu ve kimsenin dokunmaması gerektiğini, aynı şekilde başkalarına da kendisinin dokunmaması gerektiğini, ancak yetişkinlerin bebek yapmak için veya sevme amaçlı birbirlerine dokunabileceğini çocuğunuzu korkutmadan anlatabilirsiniz. (Mahremiyet eğitimiyle ilgili ayrı bir başlık açacağım).
*Bu konular açıldığında veya sorular toplum içinde geldiğinde de tepkilerinizi (ve etrafın tepkilerini, çünkü anneanne ve babaanneler konuyla çok eğlenebiliyorlar) kontrol etmeye gayret ediniz!

25 Ekim 2016 Salı

4 yaş geride kaldı...

Ekim kızımın doğum günü ayı.. 4 yaşını bitirdi artık duygularını ve kendini daha iyi kontrol edebildiği bir döneme girdiğini düşünmek istiyorum =) 4 yaş bazı açılardan sınır yaş, sendromsuz güzel günler diliyorum bize =) Bu ay neler yaptık kısaca anlatayım.

Kolaj Çalışması: Evdeki kalmış kumaş parçaları ve kurdelelerden gökkuşağı yaptık, altına da bir altın kazanı koyduk, mısır tanelerinden altın yaptık. Cadının teki gelip bu kimsenin bulamayağı altınları sihirler kaçıracakmış hikayesini birlikte uydurduk.



Yazı eşleme: Asya okumaya merak sardı. Biz bu merakını görmezden gelmeye çalışıyoruz. ama bu kadar meraklıysa en azından tanıdığı veya sevdiği nesnelerle eşleme oyunu yapalım dedim. Bu yaş çocuklarda okuma yazmaya zorlayamayız. Arkadaşınızın çocuğu ismini yazabiliyor sizinki yazamıyorsa lütfen zorlamayın. Ama merakı varsa biraz yardımcı olunabilir!


Kum boyama: Erken doğum günü hediyesi Asya'yı çok mutlu etti. Kum boyama çok keyifli bir etkinlik. Bu yaşa da çok uygun. 2 gün boyunca sırayla boyadık sıkılmamak için! Şiddetle tavsiye olunur =) 


Ayın notu: Küçük yaşlarda kurallar çocuklar için çok önemlidir. Hayatlarını tahmin edilebilir kıldığı için güven sağlar, uymaya direnç gösterseler de eninde sonunda hayatı kolaylaştırır. Ama Asya için kurallara uymak çok daha fazla önemli ve uyamadığında hemen suçluluk hissine kapılabiliyor. Bu yaşlarda gereksiz yere suçlu hissetmek çocukların özgüvenini olumsuz etkileyebileceğinden ağzımızdan çıkan her söz için kelimeleri dikkatle seçiyoruz. Sonuç: Kurallar çocuklar için çok önemli! Ama arada bir (yeri geldiğinde) taviz verilebilir veya uymama durumlarında, yanlışlıklarda, hatalarda (tehlike arz etmeyen durumlarda) aşırı tepkilerden kaçınılmalıdır. 
Bir de abartılı doğum günü kutlamalarına değinmek istiyorum. İlk yıllar hevesle doğum günlerini kutlamak istiyoruz teze ebeveynler olarak. Bu günler aynı zamanda eş-dostla bir araya geldiğimiz tatlış günler olabiliyor. Ama bu günleri şölene çevirirken dikkat etmeli! Hep söylediğim, ebeveyn olarak en asli görevlerimizden biri de çocuklarımızın bu dünyaya katılmış anlamlı varlıklar olduklarını hissetmelerini sağlamak. Ama dünyadaki "en anlamlı" ve en önemli varlık olduğunu düşünmek bireye zarar verir! Bu noktadan sonrası sizin onun için hayat boyu sağlayabileceklerinizi ve alışkanlıkların sonuçlarına katlanıp katlanamayacağınızı değerlendirmenize kalıyor ;) Bir de unutmayalım ki çocuklar için en güzel doğum günü en konseptli, en kalabalık, en pahalı olan değil en çok eğlendikleri gündür. Sağlıcakla!

10 Ekim 2016 Pazartesi

Jimnastiğe başladık? Geç mi kaldık yoksa erken mi? Hangi kurslar ne zaman?

Malumunuz, çağımızda ebeveynler çocuk doğar doğmaz kurslara kaydettiriyor. Benim gibi oyun vs.ye pek düşkün aşırı bilgiç anneler de her şeyin deneme dersine giderek denemekten bitap düşebiliyor =) Şaka bir yana kızım 4 yaşına geldi ama şimdiye kadar ciddi bir kurs düşünmedim. Arada, etrafta gönderenlerden dolayı biraz müteessir olsam da =), 2,5 yaş civarı 1 aylık jimnastik geçmişimiz dışında pek bir teşebbüsümüz de olmadı. Neden mi?

Çok yakın arkadaşım bale yapıyor (balerin dedirtmiyor kendine, profesyonel olarak yapmıyor çünkü ama o kalplerimizin balerini ;) Ankara'da epeyce ünlü bir dans merkezinin sahibi ve devlet opera ve balesinin eski ve ünlü bir baleti olan hocası, gerçekten baleye başlamak için 6 yaşı beklemek gerek olduğunu söylediğinden beri biz evde yapıyoruz =) Balet hocamız gerekçe olarak komutları doğru anlayamayacaklarını ve doğru kasları kullanamayabileceklerini gösteriyor. Yani 3 yaşta da bale kursuna gidebilir tabi gidilmez değil! Bir kültür edinebilir, tütü giyer gezer mutlu olur bebeler =) Ama benim anladığım, asıl 6 yaşından sonra işin nasıl yapılacağını öğrenebilir, anlayabilir. Çok sevdiği teyzesi bale ile ilgilendiği için biz şanslıydık, Asya baleye çok meraklı ama hep ev balesi ile idare ettik =)

Peki diğer kurslar? 5 yaşa kadar jimnastik ve yüzme öneriliyor çoğu yerde! Ben de çok preofesyonelce bilmesem de konuyu, bu görüşe katılıyorum. Ve bu yüzden bu yıl jimnastik-dans-bale karışımı bir kursa başladık. Haftada 1 gün 1 saat. Resim, piyano vs. gibi kurslar için de 5 yaşı bekleyin diyorlar. Ama çocuğunuz istekliyse tabi götürebilirsiniz, seveceği şeylere karar vermesi kolaylaşabilir ve kültür edinmiş olur. Lakin hem kendinizi hem çocuğunuzu bunaltmamak gerek, çocuğun motivasyonunu kırmamak gerek!

Bu konu üzerinde düşünürken, geçenlerde okuduğum bir yazıdan (bir araştırma hakkındaydı) çok etkilendim ve konuyla ilgisi olduğunu düşündüm. Çok fazla uyarana, oyuncağa, vs. ye maruz kalan çocuklar (maruz ifadesi çok yerinde bence) savaş bölgelerinde yaşayan çocuklarla benzer tepkiler verebiliyorlarmış. Yani kaygı temelli rahatsızlıklara yatkınlık vs. gibi. Biz bilmiş anneler, her şeyin en iyisini (!) araştırıp çocuğumuzla uygulamaya çalışırken bu veriyi aklımızın bir kenarında tutmalıyız diye düşünüyorum. Zira yaratıcılığın ve hayal gücünün de en çok can sıkıntısıyla ortaya çıktığı unutlmamalı =) Sağlıcakla..

4 yaşa 5 kala neler peşindeyiz? Sonbahar oyunları..

Kış gelmeden eve kapanmadan yine açık havaları değerlendirme çabalarımız sürüyor. Zira geçen gün okuduğum bir yazıda "özellikle büyükşehirlerde yaşayan çocukların gün içinde cezaevlerindeki mahkumlardan daha az dışarıda vakit geçirmesinden" bahsediyordu. Bu yazıyı okuduğumdan beri kızı sokağa çıkarmak için elimden geleni yapıyorum. Lakin bizimki biraz fazla evcimen. Ama arkadaşlarla "ormana gitmek" büyük eğlence. Bizim için yaşadığımız yerin yakınında orman yer alması büyük avantaj. Olmayan yerler için, parklar, minnacık bahçeler vs. hepsi olur.
Bizim evde bir süredir olağanüstü hal var. Ben görevim dolayısıyla haftada iki gün şehir dışındayım bir süredir. Bu konuyla ilgili ayrıca bir yazı yazacağım. Şimdi bakalım neler yaptık?

Ağaçları işaretlemece: Komşularımız ve biricik arkadaşlarımız Fikret ve annesi Derya bu hafta tebeşir getirmişlerdi sonbahar gezmesine. Biz de ağaçları işaretledik. Koşturduk, yorulduk. Koşmacada foto çekemedik tabisi =)

Ağaçların üzerinden yağmur damlalarını toplamaca: Yağmur bir gece önce öyle güzel yağmış ki minicik yapraklar hala damlaları tutuyordu. Tek tek damlaları topladık..

Delgeç, Cetvel vs. ile çalışmalar: Delgeçi bir etkinlikte kullanmak için almıştık ama 3-4 gün boyunca en büyük eğlencemiz oldu. Bir dergiden çıkan cetvelle de sürekli şekiller çiziyoruz. Üçgen ve kare çizmeye çalışıyoruz. Üçgenin kaç köşesi kaç kenarı muhabbetleri de cabası =)

Bir de bu ay tubitak yayınlarının bir kitabını aldım. Çok beğendim. Hemen paylaşayım istedim. Mevsim Mevsim Oyunlar kitabı. Adından da anlayacağınız üzere mevsimlere göre görsel anlatımlı oyunlar var. 0-3 yaşa çok hitap etmese de 4-5 yaştan itibaren oynanabilecek çok güzel oyun tavsiyeleri var. 0-3 yaş için de oyun düşünen annelerin hayal gücünü destekleyebilir. Benim gibi zaman zaman oyun bulmakta zorlanan veya aşırı premsesli evcilikçilikten sıkılan anneler için ise ilaç gibi =)

Bir de çocuk kitabı önerisinde bulunmadan geçemiyeceğim. Ne zamandır en beğendiğim kitaplardan biri oldu: Rüzgarın üzerindeki şehir. Yaş grubumuz büyüdükçe yeni yazarlar tanıyoruz. Behiç Ak'ın bu kitabına ben bayıldım.